26 Haziran 2010 Cumartesi

Güney Afrika 2010 / 24-25 Haziran

Grup maçları bitti, ikinci tura yükselen takımlar ve eşleşmeler belli oldu. Gittikçe artan heyecan son maçlarda tavan yaptı. Maçların son dakikalarında bile kimin çıktığı kimin kaldığı belli değildi, beklenmedik sonuçlar da ortaya çıktı. İngiltere ikinci olup Almanya ile eşleşirken son finalistler İtalya ve Fransa da grup sonuncusu olarak elendi. Üzerinde yeterince konuşulmayan bir diğer sürpriz de Yeni Zelanda’nın grup maçlarını namağlup kapatmasıydı. Averaj takımı olacaklarını düşünen benim gibileri yanılttılar, grubu 3 puanla İtalya’nın üzerinde tamamladılar. Turnuva öncesindeki tahminlerime de bir bakayım dedim. Burada 16’da 10 yapmışım, BIY yarışmasında ise grup liderlerinde 8’de 7 tutturmuşum. Tek kaçırdığım İngiltere olmuş, e fena değil.

Bloga notları genelde maçların oynanma tarihine göre yazıyorum ama dün akşam çıkan sonuçlar beni çok mutlu ettiği için bu kez sondan başlayacağım. Maçlar öncesinde çok istiyordum ama İspanya ile Şili’nin gruptan beraber çıkması pek mümkün gözükmüyordu. İsviçre Honduras’ı yemeyince dileğim gerçekleşti. İspanya maçının sonlarında işin şekli belli olmasına rağmen İsviçre maçına hiç geçmedim, kanal değiştirdiğimde gol olmasından korkuyordum. Şili oynadığı futbolla bir üst tura çıkmayı fazlasıyla hak etti, 6 puan ile turnuvaya veda etselerdi çok yazık olacaktı. İspanya karşısında da maça çok iyi başladılar, beraberliğin onlara yetmesine rağmen korkmadan rakibin üzerine gittiler. İspanya etkisizdi ama David Villa kalecinin hatasını affetmedi ve çok klas bir golle takımını öne geçirdi. Şili’nin gördüğü gereksiz sarı kartların sorun yaratacağı belli oluyordu, Iniesta’nın golüyle birlikte de 10 kişi kaldılar. Kart ağır. Bir müdahele var ama kasıtlı değil. Bence hakem aynı oyuncunun 3-5 dakika önce yaptığı ve ikinci sarıyı görmekten zor kurtulduğu pozisyonun etkisinde kaldı.

Şili’nin devre başında bulduğu gol çok önemliydi, İsviçre’ye artık iki gol gerekiyordu. O maçtan gol haberi gelmedikçe İspanya ve Şili skora razı bir şekilde tempoyu düşürdü ve maçı iki taraf da mutlu tamamladı. Honduras’ı bu derece önemli bir maçta geçemeyen İsviçre için söyleyecek fazla bir şey yok. Bu grupta her şey çok açık, İspanya ve Şili daha iyiydi. Gruptan da beraber çıktılar. Bundan sonra farklı bir İspanya izleyeceğiz çünkü artık hiçbir maçı kazanma mecburiyetinde değiller. Oyunu istedikleri gibi kontrol edebilmeleri onların avantajı olacak. Kazanmak zorunda olarak oynamak kolay değil, iki taraf da eşit şartlarda başladığında İspanya hep daha şanslı olacak ama sakatlıktan yeni çıkan iki önemli oyuncunun, Iniesta ve Torres’in ilerleyen günlerde göstereceği performans çok önemli. Şili ise Brezilya ile eşleşti, bence ikinci turun en güzel maçlarından biri olacaktır. Bu turnuvada her sonuca hazırlıklı olmak lazım, favori her şeye rağmen tabii ki Brezilya ama Şili de bir sürpriz yapabilir.

G grubunda ise mucize gerçekleşmedi ve Portekiz gruptan çıkan takım oldu. Brezilya ile daha erken oynamak Fildişi Sahili’nin dezavantajı oldu. Son maçta iki taraf da beraberliğe razı olunca Brezilya ile Portekiz gruptan beraber çıktılar. Maçın berabere biteceği tahmin ediliyordu ama ilk yarı hiç beklenmedik şekilde sert geçti. Hakem turnuvadaki genel yönetim standartına uysaydı en azından iki takım da birer kişi eksilebilirdi. İkinci devre ise belki de teknik ekibin uyarıları sonrasında maçta tempo iyice düştü ve maç başladığı gibi sona erdi. Brezilya’nın Şili karşısında işi kolay olmayacak, Portekiz’e ise İspanya karşısında hiç şans tanımıyorum. Umarım ezilerek elenirler.

Perşembe günü İtalya’yı bloga not etmiştik, daha fazla bir şey söylemeye gerek yok. Fransa’dan sonra onlar da grup sonuncusu oldular ama iki ülkenin bu halinin sebepleri farklı. Fransa’nın iyi oyuncuları var ama teknik direktörü malum. İtalya’da ise çok kötü bir jenerasyon vardı ve Lippi de durumu kurtaramadı. E grubunda ise tahminlerin aksine gruptan çıkan takım Japonya oldu, Danimarka karşısında iki frikik golü ile maçı alıp götürdüler. İki vuruş da birbirinden güzel, üçüncü golde de Honda’nın rakibinden kurtuluşu mükemmel. Hollanda ile birlikte Japonya’nın ikinci tura yükselmesine sevindim.

İkinci tur eşleşmeleri bu şekilde, 3-4 maç çok güzel geçecek gibi gözüküyor. Brezilya-Şili, Arjantin-Meksika, İngiltere-Almanya ve İspanya-Portekiz maçlarından beklentilerim yüksek. Belki çok gollü maçlar olmayacak ama çok heyecanlı olacağı kesin.


Uruguay, Güney Kore, Amerika ve Gana dörtlüsünden biri yarı final oynayacak. Normalde bu tablo üzerinden hangi takımın yolunun açık olduğuna dair bir şeyler de söylenebilir ama bu turnuvada her sürprize açığım, hiçbir şey belli olmaz. O yüzden sadece 2. tur maçlarına bakıyorum ve tahminlerimi de aşağıya yazıyorum.

Uruguay – Güney Kore: Uruguay
ABD – Gana: ABD
Hollanda – Slovakya: Hollanda
Brezilya – Şili: Brezilya
Arjantin – Meksika: Arjantin
Almanya – İngiltere: İngiltere
Paraguay – Japonya: Japonya
İspanya – Portekiz: İspanya

Hiç yorum yok: