11 Nisan 2009 Cumartesi

Kocaelispor 1-3 Beşiktaş

Önce bu maçın öneminden bahsetmek lazım. İşin iki tarafı var, derbi tarafına belki daha sonra değiniriz. Beşiktaş'lılara sorsanız muhtemelen hala Sivasspor'dan bir gözle arkadan gelme ihtimali olan Fenerbahçe ve Galatasaray'ı bir gözle izliyorlardır. Bu maçı kazanarak en azından birini hatta belki de ikisini çok büyük bir ihtimalle safdışı bırakmış oluyorsunuz. Mesela ben Beşiktaş'ın bu maçta olası bir puan kaybı sonrasında Galatasaray'ın yarın Fenerbahçe karşısında galip geleceğini ve fikstür ile birlikte şampiyonluğun da en büyük adayı olacağını düşünüyordum.
.
İşin diğer tarafı ise Sivasspor. Ligde deplasmanlar çok önemli, geçtiğimiz hafta işi zor olan taraf Sivasspor'du ama atlatmıştı. Beşiktaş deplasmandayken kendi sahalarında oynamak bu hafta onların avantajıydı ama şimdi yük Sivasspor'un omuzlarında. Beşiktaş bu maçı kazanarak ateş topunu üzerinden attı. Yarın Antalyaspor bir çelme takarsa Sivasspor hem geriye düşecek hem de önümüzdeki hafta rakibi kendi evinde oynarken o zorlu Konyaspor deplasmanına gidiyor olacak.
.
Beşiktaş'ın ilk devre kötü oynadığına çok katılmıyorum, sadece Erkan'ın değil birçok başka ismin de kötü performansına rağmen Kocaelispor'u sahasına hapsetti. Beşiktaş bence hücumda zaten çok da organize edebilen bir takım değil ama saldırıyorlar, yıpratıyorlar. Oyunun bu gidişatında Kocaelispor'un ikinci devre yorulacağı ve gücünün iyice düşeceği görülüyordu. Mesela Fenerbahçe ve Galatasaray karşısında diri kaldılar çünkü karşılarında onları yoran bir rakip yoktu. Beşiktaş karşısında ise golü erken buldular ve iki de pozisyondan yararlanamadılar ama Taner sakatlanıp kenara gelince fazla da çıkamadılar, rakibi tehdit edemediler. Oysa biraz gidebildiklerinde pozisyon buluyorlardı, Taner bir şeyler yapabilirdi.
:
İkinci devreye de Beşiktaş baskılı başladı, gol geliyor dediğimiz dakikalarda iki sakatlık ile oyun biraz yavaşladı. Mustafa Denizli'nin oyuncu değişiklikleri ise oyunu hemen tekrar hızlandırdı, sanki bir nefes alıp tekrar saldırmış oldular. Kocaelispor'un gücü ise artık tamamen bitmişti, Murat Hacıoğlu'nun dışarı vurduğu kafa ise son çırpınış gibiydi. Beşiktaş'ın gollerine bakınca bu galibiyet şansa da bağlanabilir. Olabilir, mesela penaltı bence de penaltı değil, hatta İbrahim Üzülmez'in hakeme yedirdiği bir pozisyon daha var ki devamında Kocaelispor golü buluyordu. İkinci gol de bir şans golü ama işte bazen şansınızı kendiniz yaratıyorsunuz. Bobo maç boyunca belki 15 top kaybı yaptı ama işte bu sayı 16 olacakken top bir anda önünde kaldı. Zorlarsanız bir yerde bir şeylerin olma ihtimali yükseliyor, önemli olan forvetinize 15 top kaybı yaptırabilecek kadar oyunu zorlayabilmek. Yani hep söylediğimiz gibi daha çok isteyen başarılı oluyor, kazanıyor.
.

Kocaelispor adına üzüldüm. Galip durumdayken net 2 hatta 3 pozisyondan yararlanamadılar, Taner'in erken sakatlanması da onlar için büyük şanssızlık oldu. Serdar'dan artık iyice geçmiş. Golü atan Agbetu etkili oldu, İbrahim Üzülmez'i çok zorladı, zaman zaman savunmasına da yardım etti ama tek başına yetmedi. Takım arkadaşlarına göre daha geç olsa da o da yoruldu ve oyundan düştü. Böylece Kocaelispor'un çok azalan hücum etme şansı da sıfıra indi. Teknik direktörleri Erhan Altın çok sempatik bir adam, belli ki camia da onu çok seviyor. Taraftar da muhteşemdi hatta belki de bu sezon izlediğim en iyi tribündü. Hiç küfür duymadım, sadece takımlarını desteklediler. İşleri artık çok zor ama ligden düşmelerini hiç istemem, yazık olur. Onlara gelene kadar düşmesi gereken çok takım var.

Beşiktaş ise kağıt üstünde nispeten kolay gözüken hatta çoğu Beşiktaş'lının galibiyetten fazlasıyla emin olduğu maçtan çok önemli üç puanı zor çıkardı ve bir önemli adım daha attı. Ben hep önlerindeki en büyük engelin derbiler olduğu düşünüyordum, üst sıralardaki takımlara karşı yapabildikleri zaten ortada ama bence artık bir derbide mağlup olma hakları da var. Mesafe kısalıyor, bu sezon ayağa kadar gelen şans tepilmiyor. Mustafa Denizli de artık gereksiz işler yapmıyor, anlamsız şeyler peşinde koşmuyor. Daha önce de ligin bu dönemlerinde şampiyonluk için fazlasıyla umut dolup başaramadıkları oldu ama bir gerçek var ki bu sezon daha zayıf rakiplere karşı daha güçlü yürüyorlar..

1 yorum:

Juan y Fer dedi ki...

Hello,
it is very important victory, to put under pressure the other rivals for the championship.
Regards,
http://saqueneutral.blogspot.com/
(a blog about sport in English and Español)